MEF BAP AP028

Fırat-Dicle Havzası Örnek Olayı Çerçevesinde Orta Doğu’da Su Diplomasisinin Etkinliği ve Kapsayıcılığının İncelenmesi

Baş Araştırmacı: Prof. Dr. Ayşegül Kibaroğlu

Proje Ekibi

Proje Hakkında

Bu proje, Orta Doğu’da sınır aşan su kaynaklarının yönetimi ve su diplomasisinin etkinliğini incelemeyi amaçlamaktadır. Araştırma, Fırat-Dicle (FD) Havzası’nı örnek olay olarak ele alarak, su diplomasisinin resmi ve gayriresmî kurumsal yapılar içerisindeki işleyişini, hangi paydaşları kapsadığını ve nasıl geliştirilebileceğini analiz etmektedir.

Orta Doğu’daki su kaynaklarının büyük bir kısmı sınıraşan niteliktedir; bu durum, bölge ülkeleri arasında su yönetimi konusunda çeşitli çatışmalara ve diplomatik girişimlere yol açmaktadır. “Su savaşları” gibi olasılıklar sıkça gündeme gelse de, iş birliği ve diplomasi mekanizmalarının su yönetiminde daha etkili bir rol oynadığı görülmektedir. Bu bağlamda proje, mevcut su diplomasisi kurumlarının etkinliğini ve kapsayıcılığını sorgulamaktadır.

Araştırma yöntemi, diplomasi mekanizmalarının işleyişini daha derinlemesine anlamak amacıyla nitel bir yaklaşım benimsemektedir. Saha çalışmaları Türkiye, Ürdün ve İsviçre’de gerçekleştirilecek; bu kapsamda 20 ila 30 yarı yapılandırılmış mülakat yapılacaktır. Görüşmeler, su diplomasisi süreçlerinde rol oynayan diplomatlar, teknokratlar, akademisyenler, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, belediye yetkilileri ve özel sektör aktörleriyle gerçekleştirilecektir. Ayrıca, su diplomasisinin mevcut durumunu ortaya koymak amacıyla resmi ve gayriresmî belgeler de analiz edilecektir.

Araştırma Sorusu:

Araştırma, Fırat Dicle (FD)  Havzası’ndaki su diplomasisi kurumlarının etkinliği ve kapsayıcılığına odaklanmaktadır: “Resmî kıyıdaş devletlerin gayriresmî su diplomasisi girişimlerini benimsemesi ve bu girişimlerin desteklenmesi ile katılım süreçlerinde rol oynayan aktörlerin çıkarları göz önüne alındığında, FD Havzası’ndaki resmi ve gayriresmî su diplomasisi kurumları ne derece etkili ve kapsayıcıdır? Ayrıca, bu tür diplomasi girişimlerine finansal destek sağlayan/destekleyen bağışçı kurumların motivasyonları ve çıkarları dâhil olmak üzere, paydaş katılımının dinamikleri nelerdir?”

Araştırma Hipotezi:

Araştırma, Fırat Dicle (FD)  Havzası’ndaki su diplomasisi kurumlarının etkinliği ve kapsayıcılığına odaklanmaktadır: “Resmî kıyıdaş devletlerin gayriresmî su diplomasisi girişimlerini benimsemesi ve bu girişimlerin desteklenmesi ile katılım süreçlerinde rol oynayan aktörlerin çıkarları göz önüne alındığında, FD Havzası’ndaki resmi ve gayriresmî su diplomasisi kurumları ne derece etkili ve kapsayıcıdır? Ayrıca, bu tür diplomasi girişimlerine finansal destek sağlayan/destekleyen bağışçı kurumların motivasyonları ve çıkarları dâhil olmak üzere, paydaş katılımının dinamikleri nelerdir?”

Proje Üç Ana Aşamaya Odaklanmaktadır:

  1. Kavramsal ve yöntemsel çerçevenin belirlenmesi: Araştırmanın kuramsal altyapısı oluşturulacak ve veri toplama yöntemleri belirlenecektir.

  2. Saha çalışması ve veri toplama: Resmî ve gayriresmî aktörlerle mülakatlar gerçekleştirilecek, ilgili belgeler analiz edilecektir.

  3. Paydaş analizi ve katılım değerlendirmesi: Mevcut sistemin kapsayıcılığı değerlendirilecek, güç dinamikleri ve yapısal eksiklikler analiz edilecektir.

Beklenen Sonuçlar ve Etki:

Bu çalışma sonucunda, Orta Doğu’da sınır aşan suların yönetiminde su diplomasisinin etkileri daha kapsamlı bir şekilde anlaşılacaktır. Resmî ve gayriresmî diplomasi mekanizmalarının güçlü ve zayıf yönleri tespit edilerek, su diplomasisinin etkinliğini artırmaya yönelik öneriler sunulacaktır.

Özellikle paydaş katılımının sınırlı olduğu alanlar belirlenerek, daha kapsayıcı bir su diplomasisi çerçevesi önerilecektir. Bu bağlamda, devlet kurumlarının yanı sıra STK’lar, su kullanıcı birlikleri, yerel yönetimler ve özel sektör gibi aktörlerin diplomasi süreçlerine nasıl daha etkili biçimde entegre edilebileceği değerlendirilecektir.

Araştırma, hem politika önerileri hem de akademik yayınlar üretecektir. Nihai hedef, kötü yönetişim, adaletsiz kaynak dağılımı ve iklim değişikliği gibi faktörlerle derinleşen bölgesel su sorunlarına yanıt verebilecek, paydaşlar arası sürdürülebilir işbirliğini teşvik eden bir su diplomasisi çerçevesine katkı sağlamaktır.